Pazar, Temmuz 6

insomnia

yeni yuvamıza alışmaya çalışıyoruz, heryere yakın olmak herkese yakın olmak anlamına da geliomuş, boş kalmayan bir ev kısacası, yalnız olmayı sevmeyen bir insan olduğum için şanslıyım. bi tane balkonumuz var ne kadar dar olsa da ve aşağıdan gelen tütsü kokuları ve su seslerine maruz kalsa da, apartman dairelerine hapsolmuş civar semt sakinlerinin yaşayamadığı açık havada pazar kahvaltısı, akşamüstü oturmaları ya da gece sohbetleri, diğerlerini ignore edebilmeye yardımcı oluyor. bazı aksilikler de olmuyor değil tabi ki mesela bugün huzurlu bir pazar kahvaltısı sonrası ayağımda terliklerimle gazetemi okurken, yanımda ve kimsenin yanında cüzdan, telefon ve özellikle anahtar yokken kapının bir anda kapanması huzurlu pazar kahvaltısı konseptinde beklenmedik bir durum olarak başınıza gelebiliyor. dakikalarca boyner anahtar kartla zorlanan kapı, neyse ki dükkana iki dakikalığına uğrayan ve bize ne kadar şanslı olduğumuzu söyleyip duran çilingirin 1 saniyelik şovuyla pat diye açılıyor. daha öğreneceğimiz çok şey var

4 yorum:

atom bohem dedi ki...

hehe ben de oralara taşınıcam ki..şöyle gözüne güzel bir ev kestirsen bana da haber ver mutlaka;)...istiyorum..ben böyleyim ben böyleyim...

eylem dedi ki...

tamam aklımda:) ama ilk önce bi bize gel, bakalım sevecek misin!!

jenny dedi ki...

çok gereksiz bi atraksiyondu bu cidden..benim terliklerim çok komikti bi de..onla mahalle merdivenlerinde dolancağım aklıma gelmezdi hiç..herşeye rağmen güzel bir gündü..candy!

atom bohem dedi ki...

gelirim tabi..yalnız yanınızda ne telefon ne cüzdan yokken boyner anahtar kart olması ve kapıyı onunla zorlamanız kafamı biraz karıştırdı:)