5 kişiyi bir arada gördüklerinde üzerlerine tazyikli su sıkan, biber gazı atan ya da ellerinden 'yanlışlıkla' bomba düşüren 12 ilden toplanıp gelmiş polislerimiz, başbakanımız, cumhurbaşkanımız, valimiz, emniyet müdürümüz, ..... sayesinde olamamış 1 mayıs gösterilerinin son ayağı acibadem'deki mütevazi evimizde yaşandı, banyoda toplanan dünyanın bütün işçi karıncalarının katıldığı 1 mayıs gösterileri, 'baş'ların zaferiyle noktalandı. onlara tahsis edilen koridor yerine banyoyu seçen emekçi karıncalar, saç kurutma makinasıyla etkisiz hale getirildiler...
acıbadem'den aktaracaklarımız şimdilik bu kadar..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
5 yorum:
o sac kurutma makinesiyle kokunu kurutamiycagini biliyorsun di mi? yine cikicaklar. sanirim kimileri farkinda degil beyhuuude ugraslar
kökünden kurutma için insanoğlunun keşfetti daha alengirli, dolambaçlı, temiz çözümler var. yem falan kouyorsun, alıp yuvasına götürüyor, hepsi birden ölüyor mu ne öyle birşey.
gerçi farede denedik olmadı.
1 mayısla birlikte düşünürsek, bu konuda da boyalı sudan, gaz bombasından daha entrikalı yollar düşünüyordur elbet yöneticiler. korkuyorum. öyle bir çözüm bul ki, sadece meydanlarda değil, ara sokaklarda, genel merkezlerde, her yerde ortadan kalksınlar. birşey verelim, eve götürsünler, ailelerine de versinler, hepsi birden yok olsun.. neden olmasın?
başbakanın, istanbul valisinin ve emniyet müdürünün blog'u takip etmnediğini umalım... ilham alıp gelecek bir mayıs'a biber gazı, tazyikli su ve copun yanına alev makinalarını da eklemesinler...
hayır olmasın! ben o 'eski' kuramlara inanmak istiyorum hala, kapitalizmin en kötü döneminde sosyalizmin geleceği gibi mesela, herşey bu kadar kötü giderken ve en kötüsü olduğu zaman güzel bişiler olabileceğine.. bu 1 mayıs ta taksime'e çıkılamamış olabilir hatta gelecek 1 mayıs'ta da çıkılamayacaktır ama bir sonrakinde sayıları katlanmış binlerce insanın orda olacağına ve birşeyleri değiştirebileceklerine.
çünkü bellek diye birşey var, bütün iktidarların karşısında duran yok edilmesi çok çok çok zor olan tarihsel bellek.. o fareler ikinci kez o zehri alıp yuvalarına götüreceklerdir belki de ama üçüncü de götürmeyecekleridir, umutsuz olmaya yer yok, böyle bir lüksümüz yok!
eet, kötümserliği daha iyi zamanlara bırakalım.
Yorum Gönder